21 Temmuz 2013 Pazar

Noel Kekinin Gizemi / The Adventure of The Christmas Pudding

Küçükken bayılırdım Agatha Christie okumaya. 10lu yaşlardaydım sanırım. Kitapları hemen bitirir heyecanla babama koşar uzun uzun anlatırdım. Babam geç kalırsa da anneannem dinlerdi bütün bir gün beni. Agatha Christie bana hep o güzel kış günlerini hatırlatır. Anneannemin sıcacık iki katlı evinde gülen yüzü,mutfak önlüğü ve elinden düşürmediği sigarası, heyecanla uğramasını beklediğim babam ve akşamları annemle babam gelince yenilen kocaman aile yemekleri. 

 Nedense yıllardır hiç bir kitabı elime alıp okumadım,zaten kitaplarının tamamı annemin evinde duruyorlar. Doctor Who'nun Agatha Christie ile ilgili bölümünden sonra almıştım Noel Kekinin Gizemi'ni.  Yazar Ayları etkinliğinde Agatha Christie'yi görünce fırsat bu fırsat diyerek kitaplığa koştum. Açıkçası bu macera beni biraz hayal kırıklığına uğrattı. 270 sayfalık kitabı okumam günler sürdü, dün gece zorlayarak bitirebildim ancak. Noel Kekinin Gizemi 6 hikayeden oluşuyor. Hercule Poirot maceraları tamamı. Noel Kekinin Gizemi, Şamar Oğlanı, Yirmi Dört Karakuş, Düş ve Sarı Süsen. Evet güzel bir kitaptı, tavsiye eder miyim? Tabi ki . Ancak ben bir kez daha Agatha Christie okur muyum? Sanmıyorum. Çocukken Agatha Christie hikayeleri müthişti, o günlerle hatırlamak yazarı daha iyi.

4 yorum:

  1. hımmm bence kitabı beğenmemiş olmalısın agathayı bırakmanı istemem bir agatha sever olarak üzüldüm açıkça.ölüm oyununu okudunmu ki okumuşsundur ama okumadıysan onu tavsiye ederim muhakkak

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Okumuştum ama tekrar okuyabilirim. Yıllar sonra okumak için yanlış kitabı seçtim sanırım.

      Sil
  2. Kızkardeşim de kitabın çocukken verdiği büyü bozulmasın diye On Küçük Zenci'yi tekrar okumayı reddediyor. Oysa bir taraftan da konusunu hatırlamak istiyor.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok severek okunan kitapları tekrar okumak korkutucu oluyor galiba.

      Sil